Marseille, bir yandan biçimci bir özenle, tesadüfün hüküm sürdüğü gizemli bir dünyayı anlamlandırmaya çalışırken, Angela Schanelec’in filmlerinin inceliğini ortaya çıkaran huzur dolu belirsizliği de yansıtıyor. Bu sakin drama, sinemanın anlatı araçlarıyla oynayarak büyüleyici bir etki yaratıyor.