LARS VON TRIER’DEN ÇOK ÖZEL BİR MİNİ DİZİ

25 yıl önce, Lars von Trier’nin kült dizisinin ikinci sezonu sarsıcı finalini yaptığında, Kopenhag’ın en meşhur hayaletli hastanesi yıkımın eşiğindeydi. Usta sinemacı, Krallık Çıkış ile yepyeni bir mini diziye imza atarak otuz yıl önce çektiği başyapıtını üçüncü sezonuyla nihayete erdiriyor.

Krallık II başlıklı ikinci sezonun Kasım 1997’de yayınlanan son bölümünde, dizinin envaiçeşit gizeminin çözüleceğinin işaretleri verilmişti, fakat oyuncu kadrosunun önemli isimleri arasında yer alan Ernst-Hugo Järegård ve Morten Rotne Leffers’in 1998 yılında, Kirsten Rolffes’in de 2000 yılında hayatını kaybetmesiyle senaryo rafa kaldırıldı. Bu talihsizliklere rağmen, uzun süredir beklenen üçüncü sezonda von Trier’nin ustalıklı bir çözümle olağanüstü bir finale imza atacağına şüphe yok.

Krallık dizisinin ilk iki sezonunun en büyük ilham kaynağının İkiz Tepeler olduğunu her zaman belirten von Trier, Krallık Çıkış ile Twin Peaks: The Return‘e cevap veriyor; beş bölümlük bu çarpıcı mini dizide İkiz Tepeler mitolojisi zenginleştirilip bağlama oturtuluyor. Eğlenceli ve incelikli bir biçimde kendine gönderme yapan dizinin bu yeni sezonundaki herkes “saçma diziyi” DVD’den izlemiş durumda, turistlerse en unutulmaz sahnelerin geçtiği yerleri ziyaret etmekle meşgul.

Muzip açılış sahnesiyle geçmişle bağların koptuğunu ima eden von Trier, günümüzde yayınlanan kalburüstü dizilerden farksız bir stil ve görsellikle açıyor üçüncü sezonu. Seyirciyi bu şekilde tuzağa düşüren usta yönetmen, kült dizinin benzersiz bakır tonlarına dönüveriyor; pembe dizi melodramları ile doğaüstü öğeler barındıran gerilimleri kusursuzca harmanlayan Krallık, bir kez daha seyirciyle buluşuyor.

Eski ve yeni karakterler önemsiz işyeri kavgalarının, Kafkaesk bürokrasinin ve hayaletli maceraların tanıdık ritmine ayak uydururken, von Trier nostaljiyi adeta bir matador gibi kullanarak bizleri tüm cazibesiyle bir kez daha Krallık evreninin içine çekiyor. Tam havaya girmişken, zar zor ayakta duran Krallık hastanesinin ahlaki (ve ölümcül) temellerini ve ikilemlerini tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Yeni yıl yaklaşırken, iyi ile kötü arasındaki nihai savaş da ufukta beliriyor.