Genç Voula ve onun beş yaşındaki kardeşi Alexandros hiç tanışmadıkları babalarını aramak için Atina’dan Almanya’ya gidecek bir trene biner. Theo Angelopoulos, bu gelişmekte olan Yunanistan yolculuğunun gidişatı boyunca, çağdaş toplumun başarısızlığını gösteriyor.